Yükleniyor
Mehmet oğlu, Hatice’den doğma Hüseyin KANDEMİR Hocaefendimiz, Hicri 1030 (Miladi 1887) yılında eski ismi Kamboz olan Selamet Köyünde dünyaya geldi. Halpuzoğulları olarak bilinen akrabaya mensup olan hocamız, Kel Yusuf’un Hafız lakabıyla tanınır, bilinir ve anılırdı. Genç yaştan itibaren kendini ilme adamış ve bütün hayatını İslam dinine, hizmetle geçirmiştir.
Hacı Sabit CİVELEK Hocaefendi başta olmak üzere döneminin büyük alimlerinden dini dersler almış ve sonunda gene Hacı Sabit CİVELEK Hocaefendiden icazetini almıştır.
İcazet öncesi ve sonrasında Setoz Camiinde, Çağla Camiinde, Kaatoz Camiinde ve İzmit Karsık Camilerinde vaizlik, imamlık ve dini konularda talebelerine dersler vermiştir. Sürekli imamlık yaptığından dolayı da askere alınmamıştır.
İslam dininin esaslarına olan sadakat ve bağlılığı ile öne çıkan Hocamız, Hac görevini yerine getirmek üzere hazırlıklara başlamış, pasaport için fotoğraf çektirmiş ancak, Hac’a gidemeden vefat etmiştir. Pasaport için çektirmiş olduğu fotoğrafını, sayfamızın baş tarafına koyarak sizlerle paylaşıyoruz.
Dedik ya Hocamız ömrünün tamamını, İslam Dinine hizmetle geçirmiş ve bu dinin temel esaslarını da kendine şi’ar edinmiştir. İşte, dünya kelami ile onun dudaklarından dökülen ve aşağıda yazılı olan mısralar, Hocamızın İslam Dinine uygun insan hayatına bakışını ne kadar güzel bir şekilde ortaya koymaktadır.
Beşeri aleme bakış ve yaşam tarzını böyle tanımlayan değerli hocamız, 20.05.1961 tarihinde 74 yaşında iken Hak vaki olmuş ve Rahmet-i Rahman’a kavuşmuştur. Maksude hanımla evli olan hocamız, 5 erkek ve 5 de kız evlat bırakarak aramızdan ayrılmıştır. Cenaze namazını Mustafa Yazıcı (İba) Hocaefendi 21.05.1961 tarihinde kıldırdıktan sonra kendi (Selamet) köyünde ve evinin yanında ki aile mezarlığına defnedilmiştir.
Kaderde ne ise olur, etme merak
Uyma şeytana, Hakkın emrine bırak
Altından ağacın olsa, gümüşten yaprak
Akıbet gözünü doyurur, bir avuç toprak.
Ne aldandın, be hey şaşkın
Bu can, sana emanettir
Bu dünya dediğin, iki kapılı bir handır
Giden gelmez, gelen durmaz, acep nedendir.
Her ne kadar olursa, şöhretin şanın
Akıbet olur, iki taş nişanın
Her ne kadar, iyi yapı yaparsan
Sonunda seni bekleye, kabir’de var.
Her ne kadar, iyi oda süslersen
Sonunda seni bekleyen, tabut’ta vardır
Her ne kadar, iyi libas giyersen
Sonunda seni bekleyen, kefen’de vardır.
Düşün ey kardeşim, düşün bak
Kaç oldu, senin yaşın
Bunu, sen hiç bilmez misin
Gören gözler görmez oldu.
Yürüyen ayaklar, yürümez oldu
Siyah saçlar beyaz oldu
Bunu, sen hiç bilmez misin.
Mezar taşına;
- Üstadı Kul Şemsi Hüda
- Timsal İlmudinidil Esrari Hakka Aşina
Ruhun Şad olsun Hocam.İbareleri yazılı olan kıymetli Hocaefendimize Allah (c.c)’dan Rahmet, ailesine, yakınlarına ve sevenlerine sabr-ı cemil, ecr-i ceziller diliyoruz.